Ingilizce-Türkçe Çeviri

  1. durmadan kusur bulmak, herşeyi tenkit etmek, dırdır etmek, bizar etmek.
    He always picks on me:
    Her şeyime kusur bulur/Ne yapsam kabahat olur. (b) seçmek.
    The examiners can pick on any student to answer questions.
Ingilizce-Türkçe çeviriler: Atalay Sözlügü, 1. Basim

Ingilizce-Türkçe Ilgili Terimler

to pick on
takmak Fiil
pick on each other
didişmek Fiil
I didn't pick up on that.
Hiç farkına varmadım.
I didn't pick up on that.
Hiç farketmedim.
pick someone up on something
birini söylediği birşey için azarlamak Fiil
pick someone up on something
birini kınamak Fiil
pick someone up on something
birini azarlamak Fiil
pick someone up on something
birine kızmak Fiil
pick someone up on something
birini eleştirmek Fiil
pick up on
(a) anlamak, kavramak, farketmek, takdir etmek, (b) yapmaya/kullanmaya başlamak.
pick up on anchor
demir almak Fiil
pick up on something
hissetmek Fiil
pick up on something
birşeye dönüp daha ayrıntılı tartışmak Fiil
pick up on something
anlamak Fiil
pick up on something
birşeyi ayrıntılandırmak Fiil
pick up on something
birşeyi açmak Fiil
pick up on something
fark etmek Fiil
pick up on sth
bir şeyi telafi etmek Fiil
pick up on the street
sokaktan öğrenmek Fiil
Ingilizce-Türkçe terim çevirileri: Zargan Ltd.